Friday, 1 November 2013

5. ULUSAL BİYOLOJİK ANTROPOLOJİ SEMPOZYUMU BİLDİRİ ÖZETİ

 DOĞAL SEÇİLİM İKİ AYAKLILIĞI VE BÜYÜK BEYNİ SEÇİYOR MU?       


Konu-Sorun: Antropoloji bilimi insanın akıllı canlı oluşuyla iki ayaklılık arasında sezgisel bir ilişki kurmuştur. Daha sonra bulunan australopithecine fosilleri bu sezgisel bilgiyi doğrular yönde olunca bu konuda araştırmalar ve çalışmalar devam ettirilmiştir.

Amaç: Kurulan bu ilişkinin mekanizmalarının araştırılmasını, neden- sonuç ilişkilerinin kurulmasını, bu güne dek savunulan ilişki mekanizmalarının irdelenmesini ve öne sürdüğüm görüşlerin antropoloji bilim çevrelerinde tartışılmasını sağlamak.

Materyal-Metot: Canlılarda evrim süreç ve mekanizmaları, çevre ya da yaşam alanında oluşan küçük değişikliklerin canlı üzerinde yaptığı seçici baskılara, canlının verdiği uyumsal yanıtlardan oluşan küçük biyolojik değişimlerin çok uzun zamanlarda birikmesi sonucu oluşan türlenme olarak açıklanabilir. Ama insanın evrimi bu yolla açıklanmaya çalışıldığı için bu güne dek tatmin edici bir açıklama biçimi geliştirilememiştir. İnsanın doğadaki diğer canlılardan farklı olduğu açıktır.

İnsanın evrimi diğer canlıların evrilme biçimi ile açıklanmaya çalışılmaktadır. Buna göre ortak atamızdan 6 milyon yıl önce ayrılmakla başlayan bir süreçle, doğal seçilim mekanizmaları çalışacak ve ortak ata evrilip modern insan olacaktır. Ama insan çok özel, çok farklıdır. İnsan kendini araştıran tek canlıdır. O zaman sorulmalıdır; modern insan denilen akıllı canlının evrilme süreçleri ya da oluşma süreç ve mekanizmaları acaba kendine özgü müdür?

Bulgular: İki ayaklı olup, gövde belirli bir dikliğe ulaştıktan sonra bu dik gövdeye rahimdeki embriyonun uyumsal bir yanıt vermesi gerekir. Embriyo dik gövdeliliğe nasıl yanıt vermiş, nasıl uyum sağlamış? İşte insan aklı embriyonun dik gövdeliliğe verdiği uyumsal yanıtın sonucudur. Ne elleri boş kaldığı içindir, ne de konuşma ve kültür geliştirdiği içindir. Çünkü konuşma ve kültür beynin belirli bir büyüklüğe ulaşmasından sonra geliştirilebilmiştir. Yani konuşma ve kültür büyük beynin sebebi değil, sonucudur. İnsan küçük evrimsel birikimlerle evrimleşmemiş, insan sıçramalarla olağanüstü hallerin olağanüstü sonucu olmuştur.

Sonuç: Akıl düşey gövdeliliğin beklenmedik bir hediyesidir.

Copyright©2013 by Oktay Kaynak


No comments:

Post a Comment